Ölünceye kadar bakma sözleşmesi; yaşlı, hasta ya da bakıma muhtaç kişilerin, kendilerine bakması karşılığında, kendisine bakacak olan kişiye mal varlığını devretmesini içeren sözleşmedir. Ölünceye kadar bakma sözleşmesinde bakım borçlusu, bakım alacaklısına ölünceye kadar bakma, gözetme ve ihtiyaçlarını karşılama ile yükümlüdür. Bakım alacaklısı ise ölünceye kadar kendisine bakan, gözeten ya da ihtiyaçlarını karşılayan bakım borçlusuna, mal varlığını devretmek ile yükümlüdür.
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, Türk Borçlar Kanunu madde 612’ye göre miras sözleşmesi şeklinde yapılması gerekmektedir. Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin miras sözleşmesi şeklinde yapılması geçerlilik şartıdır. Aksi takdirde sözleşme geçersiz sayılacaktır.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Nedir?
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi Türk Borçlar Kanunu Madde 611’de düzenlenmiştir.
MADDE 611- Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetmeyi, bakım alacaklısının da bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini ona devretme borcunu üstlendiği sözleşmedir.
Bakım borçlusu, bakım alacaklısı tarafından mirasçı atanmışsa, ölünceye kadar bakma sözleşmesine miras sözleşmesine ilişkin hükümler uygulanır.
Bir kişi yaşlanınca, hastalanınca veya herhangi bir sebeple bakıma muhtaç olunca, kendisine bakacak, gözetecek ya da ihtiyaçlarını giderek bir kimseye ihtiyaç duyabilir. Muhtaç olduğu zaman kendini güvende hissetmek isteyen kişi, mal varlığını ya da bazı malvarlığı değerlerini devretmek koşulu ile kendisine bakacak olan kişiyi seçebilir.
Kanun bu kişiden bakım borçlusu olarak bahsederken; bakılacak, gözetilecek ya da ihtiyaçları giderilecek kişiye de bakım alacaklısı olarak nitelendirmiştir. Bu sözleşmeye göre yaşlı ya da hasta olan bakım alacaklısı kendisine bakılacağını garanti altına alırken, bakım borçlusu da belli bir mal varlığını üzerinde hak sahibi olur.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Nasıl Yapılır?
Türk Borçlar Kanunu Madde 612 ölünceye kadar bakma sözleşmesinin şekil şartını düzenlemektedir.
MADDE 612- Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, mirasçı atanmasını içermese bile, miras sözleşmesi şeklinde yapılmadıkça geçerli olmaz.
Sözleşme, Devletçe tanınmış bir bakım kurumu tarafından yetkili makamların belirlediği koşullara uyularak yapılmışsa, geçerliliği için yazılı şekil yeterlidir.
Kanun maddesinde de açıkça belirtildiği üzere ölene kadar bakma sözleşmesi miras sözleşmesi şeklinde yapılır. Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin miras sözleşmesi şeklinde yapılması şekil şartı olduğundan miras sözleşmesi şeklinde yapılmayan ölünceye kadar bakma sözleşmeleri geçerli değildir.
Kanun maddesinin tek istisnası, ölünceye kadar bakma sözleşmesi Devletçe tanınmış bir bakım kurumu tarafından yetkili makamların belirlediği koşullara uyularak yapılmışsa, geçerliliği için miras sözleşmesi şeklinde yapılması aranmaz ve yazılı şekil yeterli olur.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Şekil Şartları
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi TBK m. 612’ye göre miras sözleşmesi şeklinde yapılır. Miras sözleşmesi günümüzde çoğunlukla noter aracılığıyla yapılmaktadır. Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin miras sözleşmesi şeklinde yapılma şartının yanında geçerli olması için başkaca şartlar da gerekmektedir. Şöyle ki:
- Tarafların karşılıklı olarak anlaşmış olmaları,
- Tarafların borçlarının ve alacaklarının detaylı bir şekilde yazılı olarak belirtilmiş olması,
- Bakım borçlusu ve bakım alacaklısının sözleşme yapmak için yetkili olmaları ve yasal bir engellerinin olmaması,
- Sözleşmenin iki tane tanık huzurunda yapılması gerekmektedir. Tanıklar sözleşmesinin usulüne uygun olarak yapıldığına tanıklık eder, imza atarlar.
- Bakım alacaklısının devredeceği mallar, kendisine ait olmalıdır. Üçüncü kişiye ait mallar bu sözleşmeye konu olamaz. Taşınmaz üzerindeki haklar da bu sözleşmeye konu edilemez.
- Taraflar aynı evde yaşarlar. Fakat taraflar yine karşılıklı anlaşma ile aksi kararlaştırılabilir.
Tüm bu şartlar, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin geçerliliği için önemlidir. Bu şartlar sağlandıktan sonra bakım borçlusunun ve bakım alacaklısının yükümlülükleri doğar.
Ölünceye Kadar Bakma Akdinin Tarafları
Ölünceye kadar bakma akdinin tarafları, yaşlılık, hastalık vb. durumlar sonucunda bakıma muhtaç olan bakım alacaklısı ile bakım alacaklısına bakacak, onu gözetecek ya da onunla ilgilenecek bakım borçlusudur. Ölünceye kadar bakma akdinin geçerli olabilmesi için bakım alacaklısı ve bakım borçlusunun, ayırt etme gücüne sahip ergin bir birey olması ve kısıtlı olmaması gerekmektedir.
- Bakım Alacaklısı: Ölünceye kadar bakma sözleşmesi gereğince kendisine bakılacak olan kişidir. Bakım alacaklısı gerçek kişi olmak zorundadır. Bakım alacaklısı sözleşme gereğince mal varlığını ya da mal varlığındaki belli bir değeri bakım borçlusuna devretme yükümlülüğü altına girer.
Bakım alacaklısı, sözleşmenin yapılmasıyla birlikte malını devretmiş ise, malın üzerine ipotek koyma hakkına sahiptir. Böylece bakım borçlusu sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmez ise bakım alacaklısı kendini güvence altına almış olur.
- Bakım Borçlusu: Ölünceye kadar bakma sözleşmesi gereğince bakım, gözetim ve ilgilenme borcu altına giren, bir mal varlığının ya da mal varlığı değerinin kendisine devredileceği kimsedir. Bakım borçlusu gerçek kişi ya da tüzel kişi olabilir.
Bakım borçlusu, bakım alacaklısına uygun gıda ve konut sağlamak, hastalığında ve yaşlılığında ona bakmak, onu tedavi ettirmek ve bakım alacaklısının ihtiyaçlarını karşılamak zorundadır.
Ölünceye Kadar Bakım Sözleşmesiyle Tapu Devri Nasıl ve Ne Zaman Olur?
Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin nerede yapıldığı, tapu devrinin ne zaman yapılacağı hususunu etkilemektedir. Ölünceye kadar bakma sözleşmesi eğer tapuda yapılmış ise sözleşmeye konu tapu devri aynı anda gerçekleşir. Söz konusu sözleşme noterde ya da sulh hukuk mahkemesi hakimliğince de yapılabilmektedir. Bu durumda mülkiyet hakkı sözleşmenin yapılmasıyla birlikte bakım borçlusuna geçmez. Mülkiyetin geçmesi için ayrıca tapu müdürlüğünde devir işlemlerinin yapılması gerekmektedir.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesine Dayalı Tapu İptal ve Tescil Davası
Ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı olarak tapu iptal ve tescil davası açılabilmesi belirli şartlara bağlıdır. İlk şart, bakım yükümlülüğü altında bulunan kişinin üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirmiş olmasıdır. İkinci şart ise bakım alacaklısının devretmeyi taahhüt ettiği malvarlığı ya da malvarlığı değerini devretmemesidir.
Şayet bakım alacaklısı hayatta ise bakım borçlusu ya da bakım borçlusunun külli halefleri tarafından, sözleşmeye konu taşınmazın tapudaki malikine karşı tapu iptal ve tescil davası ikame edilebilir. Şayet bakım alacaklısı hayatta değilse murisin mirasını reddetmeyen, mirastan çıkarılmamış olan mirasçılarına karşı tapu iptal ve tescil davası açılacaktır.
Tapu iptal ve tescil davalarında, dava konusunun ayni hakka dayanması sebebiyle zamanaşımı süresi bulunmaz. Tapu iptal ve tescil davası muris muvazaasına dayalı olarak açılacaksa taşınmazın bulunduğu yerdeki asliye hukuk mahkemesi, görevli ve yetkili mahkemedir. Ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı olarak açılacak davalarda deneyimli bir avukattan yardım alınması son derece yararlı olacaktır.
Ölünceye Kadar Bakım Sözleşmesi ile Yapılan Muris Muvazaasının İptali
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi günümüzde çoğu kez mirastan mal kaçırmak amacıyla yapılmaktadır. Muris diğer mirasçılarının miras hakkını engellemek amacıyla görünüşte bir ölünceye kadar bakma sözleşmesi yaparak mal varlığını devredebilir.
Muvazaalı işlem kişinin gerçek iradesinin farklı, görünüşteki iradesinin farklı olması halinde ortaya çıkar. Mesela kişi aslında bedelsiz olarak devrettiği malını, noterde satış yapmış gibi göstermesi halinde muvazaalı işlem ortaya çıkmış olur. Ölünceye kadar bakma sözleşmesinde ise kişi aslında mirastan mal kaçırma maksadıyla bu sözleşmeyi yapar ve mal varlığını devreder. Muvazaalı işlemin varlığının tespiti halinde mirasçılar muris muvazaasına dayalı tapu iptali davası açmaya hak kazanırlar.
Ölünceye Kadar Bakma Akdinin Sona Ermesi
Ölünceye kadar bakma sözleşmesini sona erdiren haller Türk Borçlar Kanunu madde 616, 617 ve 618’de düzenlenmiştir. Kanun maddelerine göre sözleşmesi sona erdiren haller; sözleşmeden dönme, bakım borçlusunun ölümü nedeniyle sözleşmesinin feshi, bakım borçlusunun iflası ve tarafların anlaşma ile sözleşmesinin ortadan kaldırılması şeklindedir.
Türk Borçlar Kanunu Madde 616 gereğince taraflardan biri, belirli durumların varlığı halinde, ihbar süresine uyarak sözleşmeden dönebilir. Taraflar arasındaki edimlerde ciddi bir orantısızlık olduğunu düşünen taraf karşı tarafa fesih bildirimini yaptıktan sonra 6 ay bekler ve 6 aylık zaman sununda ölünceye kadar bakma sözleşmesi geçmişse dönük olarak ortadan kalkmış olur.
Türk Borçlar Kanunu Madde 617’de ise ihbar süresine uymadan sözleşmeden dönme hali düzenlenmiştir. Söz konu madde metnine göre, taraflardan birinin sözleşmeden doğan yükümlülükleri aykırı davranması sonucunda sözleşme katlanılamaz bir hal almış ise veya başka önemli bir neden ortaya çıkmışsa diğer taraf ihbar süresine uymadan sözleşmeden dönebilir.
Sözleşme yukarıda açıklanan nedenlerle sona ermiş ise, kusurlu olan taraf aldığı şeyleri geri vermekle yükümlüdür. Kusurlu taraf kusursuz tarafın zararına karşılık bir tazminat ödemek ile de yükümlüdür. Ölünceye kadar bakma sözleşmesinde sözleşmenin feshine Yargıtay içtihatları ile de sabit olduğu üzere sözleşmeden vazgeçme ile ilgili hükümler uygulanır.
Bakım borçlusunun ölmesi halinde, bakım alacaklısı 1 yıl içerisinde ölünceye kadar bakma sözleşmesinin feshini talep edebilir. Bakım borçlusunun iflası halinde, bakım alacaklısı devretmiş olduğu malın değerini iflas masasına kaydettirip iflas süresinde alacağını öncelikli alacak olarak talep edebilir.
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi tarafların anlaşması ile sonlandırılabilir. Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin yapılmasında her ne kadar şekil şartına bağlı olsa da sonlandırılmasında herhangi bir şekil şartı yoktur. Adi yazılı bir şekil sözleşmeyi sonlandırmaya yetmektedir.
Ölene Kadar Bakma Sözleşmesi Nasıl İptal Edilir?
Türk Borçlar Kanunu Madde 615’te ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptali düzenlenmiştir. Söz konusu madde metnine göre bakım alacaklısı, nafaka alacaklısına karşı olan yükümlülüğünü ihlal ediyorsa sözleşme iptal edilebilecektir. Nafaka alacağı ödenmeyen taraf ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptali için iptal davası açması gerekmektedir. Söz konusu iptal davasını nafaka yükümlülüğü yerine getirilmeyen ve böylece nafakadan yoksun kalan kişiler açabilir.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesinin İptali ve Tenkis Davası
Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptali Türk Borçlar Kanunu Madde 615’te düzenlenmiştir.
MADDE 615- “Bakım alacaklısı, ölünceye kadar bakma sözleşmesi yüzünden kanuna göre nafaka yükümlüsü olduğu kişilere karşı yükümlülüğünü yerine getirme imkânını kaybediyorsa, bundan yoksun kalanlar sözleşmenin iptalini isteyebilirler.
Hâkim, sözleşmenin iptali yerine, bakım borçlusunun ifa edeceği edimlerden mahsup edilmek üzere, bakım alacaklısının nafaka yükümlüsü olduğu kişilere nafaka ödemesine karar verebilir.
Mirasçıların tenkis ve alacaklıların iptal davası açma hakları saklıdır.” Amir hükmüne havidir.
Görüldüğü üzere nafaka alacaklısının talebi üzerine hakim ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptaline karar verebilir. Hakim ölünceye kadar bakma sözleşmesini iptal etmek yerine, bakım borçlusunun edimlerinden mahsup edilmek üzere bakım alacaklısının nafaka ödemesine hükmedebilir.
Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin yapılmasıyla birlikte saklı payları ihlal edildiğini düşünen mirasçılar, tenkis davası açma hakkına sahiptir. Örneğin tek mal varlığını ya da mal varlığının hepsini bakım borçlusuna devreden bakım alacaklısının saklı paylı mirasçıları tenkis davası açabilirler. Böyle bir durumun söz konusu olması halinde mahkeme, mirasçıların saklı paylarını korumak amacıyla ölünceye kadar bakma sözleşmesinde uygun bir düzenleme yapabilir.
Sık Sorulan Sorular
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Tenkise Tabi mi?
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, sözleşmenin yapısı gereği ivazlı sözleşmelerden olduğundan tenkise tabi değildir.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Mirasçı ile Yapılır mı?
Ölünceye kadar bakma sözleşmesinde bakım borçlusu gerçek ya da tüzel kişi olabilir. Gerçek kişiler arasında herhangi bir sınırlama yapılmadığından bu sözleşme mirasçılar ile yapılabilir.
Ölünceye Kadar Bakma Şartıyla Tapu Devri Bozulur mu?
Ölünceye kadar bakma sözleşmesinde ölünceye kadar bakma iradesinin gerçek olması şarttır. Bu gerçeklikten anlaşılması gereken, bakım alacaklısının gerçekten bakıma gerek duyması ve ortada bir bakım ilişkisi kurularak bakımın sağlanmış olmasıdır. Örneğin yalnızca mirasçılardan mal kaçırmak gayesiyle sözleşme yapılırsa tapunun iptali ve terekeye yeniden dahli söz konusu olur.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Kaç Yıl Süre ile Geçerlidir?
Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin geçerliliği süreye bağlı değildir. Söz konusu sözleşmenin doğası gereği süre belirlemek imkansızdır. Bakıma alacaklısının ölüm zamanı belirsiz olduğundan sözleşmenin süresi belirlenemez.
Ölünceye Kadar Bakma Akdi Mirasçılar Tarafından Bozulabilir mi?
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi saklı paylı mirasçıların saklı payını ihlal ederlerse mirasçılar tenkis davası açabilir. Ayrıca ölünceye kadar bakma sözleşmesinin tarafları muvazaalı işlem yaparlarsa mirasçılar muris muvazaasına dayalı tapu iptali davası açabilirler.