Reddi miras 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 605 ila 618. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Reddi miras kurumu genel olarak mirasbırakanın, ekonomik yaşamındaki hatalarının sonucuna mirasçının katlanma yükümlülüğünü kaldırmak amacıyla başvurulur. Reddi miras veya diğer adıyla mirasın reddi müessesesi mirasçının, mirasbırakanın borcunu ödeyemediği durumlarda başvurulan hukuki bir yoldur. Reddi miras hakkı TMK m. 605/1’de açıkça ve şu şekilde düzenlenmiştir:
“Yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler.”
Reddi Miras Nedir?
Miras Hukuku kapsamında mirasçılara tanınan haklardan biri de reddi miras yapabilme hakkıdır. Mirasçılar miras bırakanın ölümünün ardından mirasa dair hak ve yükümlülükleri reddedebilir.
Yasal veya atanmış mirasçılar tarafından mirasın reddedilebilmesi için mirasın intikali yapılmış olmalıdır. Külli halefiyet ilkesi Miras Hukuku çerçevesinde yasal ve atanmış mirasçılara mirasçılık sıfatının kazandırılmasına imkan tanır. Bu sebeple de mirasçılar yalnızca miras bırakanın borçları kapsamında tereke dışında kendi şahsi malları ile de sorumlu olur.
Miras bırakan öldüğünde miras, mirasçılara kanunen ve derhal geçer. Külli halefiyet ilkesi mirasın mirasçılara bir bütün olarak ve kendiliğinden geçmesini sağlar. Bu kapsamda mirasçıların sorumluluğu yalnızca tereke ile sınırlı kalmaz. Mirasın geçmesi ile mirasçılar kendi mal varlıkları çerçevesinde de miras bırakanın alacaklarına olduğu gibi borçlarına da ortak olur.
Ölenin bazı hallerde borçlarının çok fazla olması durumunda mirasçılar bu borçlardan sorumlu olmak istemez. Mirasçıların borçları kabul etmek istemediği hallerde reddi miras yapma hakları bulunur.
Yasal ve atanmış mirasçılara tanınmış olan bu hak, miras mirasçılara intikal ettikten sonra kullanılabilir. Miras bırakan hayatta iken reddi miras yapılamaz. Miras bırakanın henüz ölmediği hallerde murisle yapılacak mirastan feragat sözleşmesi uyarınca miras kabul edilmeyebilir.
Miras bırakanın ölümünün ardından miras kendiliğinden yasal ve atanmış mirasçılara intikal edeceğinden intikalden sonra reddi miras yapma hakkı mirasçılara hukuken tanınmış olan bir haktır. Bu hak kullanıldığında sağ olan ve mirasçılık sıfatına haiz olan kişi hukuki açıdan miras bırakandan daha önce ölmüş gibi kabul edilir. Mirasın reddi davası açmak sureti ile mirasın reddedilebilmesi mümkün olur.
Birçok sebeple yapılan reddi miras, tek taraflı bir işlem olurken bu süreçte zümreden bir kişi eksilmiş olur. Miras Hukuku zümre sistemine göre işler. Miras reddedileceği zaman ölümün ardından 3 aylık süre içinde bu işlemin yapılması gerekir. Aksi durumda mirastan doğan hak ve borçların yerine getirilmesi icap eder.
Reddi miras iki biçimde yapılabilir. Yasal ve atanmış mirasçılar tarafından gerçekleştirilebilen mirasın reddi işlemi aşağıdaki biçimlerde yapılabilmektedir:
- Mirasın Hükmen Reddedilmesi
- Mirasın Gerçek Reddi
Reddi miras işlemi kişinin kendi isteği ile ve mahkeme yolu ile yapılabilen bir işlemdir. Mirasçı, zarar görme ihtimali söz konusu olduğunda mirası reddetme hakkını hukuki yoldan kullanabilir.
Mirasın reddedilebilmesi için mirasçıların yasal veya atanmış mirasçı sıfatına haiz olması zorunludur. Miras Hukuku çerçevesinde yer alan zümre sistemi uyarınca mirasçılar yasal ve atanmış mirasçı olarak zümrede yer alır. Doğrudan kanundan doğan haklarını kullananlar yasal mirasçı sıfatındadır.
Yasal mirasçılar ise Türk Medeni Kanunu uyarınca 495-501 maddeleri arasında tanımlanır. Bu kapsamda murisin kan hısımları, murisin eşi, ve devlet yasal mirasçıdır.
Yasal mirasçılar:
- Murisin kan hısımları,
- Murisin evlatlığı ve alt soyu,
- Murisin eşi,
Muris kendi özgür iradesini kullanmak sureti ile mirasın bir kısmını ya da tamamını belirli birine bırakabilir. Miras reddedileceği zaman bu işlemi gerçekleştirecek olan mirasçının fiil ehliyetine sahip bulunması gerekir. Mirasçı fiil ehliyete sahip değilse kanuni temsilci ile işlemlerin yürütülmesi gerekir.
Mirasın Hükmen Reddedilmesi
Türk Medeni Kanunu 605/2 hükümleri uyarınca mirasın hükmen reddedilebilmesi söz konusudur. Muris ödeme güçlüğü içinde olduğunda ve bu durum resmi olarak belgelendiğinde miras hükmen reddedilebilir.
- Muris iflas etmiş ise,
- Murisin ödeme güçlüğü içinde olduğu çevresinde açıkça biliniyorsa,
- Alacaklılar aracılığı ile,
- Konkordato işlemleri söz konusu ise miras hükmen reddedilebilmektedir.
Miras hükmen reddedilebilirken bu işlem için mirasçının reddi miras yapması gerekmez. Şartların varlığı söz konusu ise bu hak kullanılabilir. Alacaklının yerleşim yeri Sulh Mahkemesi hükmen ret davası açılabilen mahkemedir.
Dava sonucunda çıkan karar diğer mirasçılara karşı hüküm ifade etmekle birlikte alacaklıyı bağlamamaktadır. Hükmen ret söz konusu olduğunda mirasçılar kabul beyanını yapmadığı takdirde Sulh Mahkemesi terekeyi iflas hükümleri uyarınca tasfiye eder.
Mirasın Gerçek Reddi
Medeni Kanun uyarınca ve 609. Madde kapsamında ergin olan ve ayırt etme gücünde bulunan mirasçılar mirası reddetme hakkına sahiptir. Bu durumda kayıtsız ve şartsız olarak mirası reddettiklerine dair yazılı veya sözlü beyanda bulunmaları zorunludur.
Miras bırakanın son yerleşim yerindeki Sulh Hukuk Mahkemesi bu beyanın yapılması gereken mercidir. Beyan yapılacağı zaman şekil şartına bakılmaz. Yazılı veya sözlü olarak yapılacak her beyan mirasçıların kayıtsız ve şartsız olarak mirası reddetmeleri halinde geçerli olur.
Reddi miras yapılacağı zaman mirasçı fiil ehliyete sahip olmalıdır. Ayırt etme gücünde bulunması gereken mirasçı kayıtsız ve şartsız olarak mirası reddettiğini yazılı veya sözlü olarak mahkemeye beyan ettiğinde bu durum hukuki açıdan geçerli olur.
Mirasçı ret beyanını yaptığında miras bırakanın borçlarından kurtulduğu gibi mirasçı olma hakkını da kaybeder. Tam ehliyetsiz kişilerin ret beyanını yasal temsilci yapabilir.
Vasiyet altındaki kişiler için ret beyanı vasi tarafından yapılırken Sulh Hukuk ya da Asliye Hukuk Mahkemesi iznine de gerek duyulur. Sınırlı ehliyetsizler ret beyanı yapacağı zaman kendisi ya da yasal temsilcisi doğrudan bu beyanı verebilir.
Ret beyanını özel yetkiye sahip temsilci yapabilir. Sınırlı ehliyetlilere yasal temsilci atanmış ise bu kişiler tam ehliyetli gibi haklarını kullanabilir. Mal ortaklığının söz konusu olduğu evlilik birliğinde eşlerden birinin diğerinin rızası olmadan ortaklık mallarına dahil olacak bir malı reddetme yetkisi yoktur. Aynı zamanda terekenin borca batık olması durumunda eşlerden biri diğer eşin rızası dışında bu borcu kabul edememektedir.
Reddi Miras Süresi
Reddi miras süresi kanunda 3 ay olarak yer alır. Miras bırakanın ölümünün ardından 3 aylık hak düşürücü süre içinde yasal veya atanmış mirasçı mirasın reddi yapabilir.
Yasal mirasçılar mirasçı olduklarını daha sonra öğrendiklerinde bunu ispat etmekle yükümlü olur. Mirasçı olduklarını öğrenen mirasçılar için yasal hak düşürücü süre 3 aydır. Aksi durumda miras iktisap eder.
Hak düşürücü süre yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını öğrendikleri anda başlarken atanmış mirasçılar için tasarruf kendilerine resmi yollardan bildirildikten sonra süre işlemeye başlar.
Reddi miras süresi 3 ay olduğundan bu hak düşürücü süreye uyulup uyulmadığı mahkeme hakimi tarafından resen incelenir. Önemli gerekçeler söz konusu olduğunda ise haki süreyi uzatabileceği gibi ilave süre de verebilir.
Resmi defter tutulmuş ise mirasın reddi süresinde değişiklik olur. Bu durumda reddi miras süresi 1 aydır. Türk Medeni Kanunu 626. Madde uyarınca defter inceleme süresi bittiğinde mirasçı mirasın reddi yapmak istiyorsa bunu beyan eder. Mirasçı resmi tasfiye talebini ya da deftere göre veya kayıtsız şartsız olarak kabulünü beyan etmekle yükümlü olur.
İlgili kanun maddesi kapsamında hakim gerekli görürse bunun için ilave süre verebilir. Tereke defterini tutan mahkeme mirasçılara tereke ile ilgili kararını açıklayacağı zaman bir tebligat gönderir. Mahkemeye davet niteliğine haiz olan bu tebligat mirasçıya tebliğ edildiğinde bir aylık yasal süre de işlemeye başlar.
Yasal mirasçılar için reddi mirasın süresi kural olarak miras bırakanın öldüğünün öğrenilmesinden itibaren 3 aydır. Mirasçılık sıfatının daha sonra öğrenilmiş olduğu durumlarda ise süre başlangıcı öğrenme tarihi iledir.
Mirasın reddi süresi atanmış mirasçılar söz konusu ise yine yasal mirasçılar gibi mirasçı olduklarını öğrendikleri tarih baz alınarak hesaplanır. Bu süre atanmış mirasçılar için de 3 aydır. Reddi miras süresi ne kadar? Sorusu birçok kişi için merak edilebilecekler arasında ilk sırada yer almaktadır.
Koruma önlemi olarak tereke deftere geçirildiğinde mirasın ret süresi de yasal ve atanmış mirasçılar söz konusu olduğunda Sulh Hakiminin yazım işlemini kendilerine bildirmesi ile başlamaktadır.
Ret hakkı sonradan gelen mirasçılara geçeceği zaman şu hususlar söz konusudur: Mirasçı ret hakkını kullanmadan ölürse ret hakkı kendi mirasçılarına intikal etmektedir. Bu durum ölen mirasçının yerine geçen mirasçıya iki ret hakkı doğurmaktadır.
Mirasçı kendi miras bırakanının mirasını reddetme hakkına ve miras bırakandan kendisine intikal eden mirası reddetme hakkını kullanmaya sahip olur. Mirasçı kendi miras bırakanından kalan terekeyi reddederse miras bırakanına kalan mirası kabul etme hakkını yitirir.
Türk Medeni Kanunu 615 uyarınca önemli sebeplerin doğması durumunda yasal ve atanmış mirasçılar için tayin edilen sürede uzama yapılabilir veya ek süre verilebilir. Sulh Hukuk Hakimi bunu gerçekleştireceği zaman mirasçıların haklı bir nedeni olmasının yanı sıra talebi de gereklidir.
Reddi Miras Süresi 3 Ayı Geçerse Ne Olur?
Süresi içinde reddedilmeyen miras iktisap edilmiş olacağından yasal ve atanmış mirasçıların kanunda öngörülen süre içerisinde reddi miras talep ettiklerini beyan etmeleri gerekir.
Mirasın reddi yapılmaz ise Türk Medeni Kanunu 610/1 uyarınca reddi miras hakkı düşmektedir. Bu durumda mirasçı kayıtsız ve şartsız olarak mirası kazanmış olur.
Bu beyan mahkemeye yapılmak zorundadır. Şekil şartı beyan sırasında geçerli olmadığından Sulh Hukuk Mahkemesi’ne yazılı veya sözlü olarak beyanda bulunulması yeterli olur.
Bu duruma istisna teşkil eden hallerden biri de mirasın hükmen reddidir. Mirasçı 3 aylık hak düşürücü süre içinde reddi mirasyapmadığında muris öldüğü tarihte açıkça ödemeden aciz olduğu belli ise mirasın hükmen reddi söz konusu olacağından mirasçılar mirası reddetmiş kabul edilir.
Mirasın Reddi Hakkı Kimlere Tanınmıştır?
Miras Hukuku çerçevesinde miras bırakanın ölümünün ardından mirasın mirasçılara derhal ve kanunen geçtiği görülmektedir. Külli halefiyet ilkesine göre hareket edilen Miras Hukuku’nda miras, bir bütün olarak ve kendiliğinden mirasçılara intikal etmektedir.
Mirasçılara intikal eden miras ile mirasçılar terekedeki alacakların yanı sıra borçlardan da sorumlu olur. Bu borçların bazı durumlarda çok fazla olması mirasçıların mirası reddetmesine sebep olabilir. Reddi miras hakkı kanunda yasal ve atanmış mirasçılara tanınmış olan bir haktır.
Yasal mirasçılar; kan hısımları, devlet ve murisin eşidir. Atanmış mirasçılar ise; murisin özgür iradesi ile mirasın bir kısmına ya da tamamına dahil ettiği kişilerdir.
Kimler Reddi Miras Yapamaz?
Mirasın reddi kişinin iradesi doğrultusunda koşulsuz ve şartsız olarak yapabileceği bir işlemdir. Bu işlem sırasında hür irade ile hareket edilmesi, fiil ehliyete sahip olunması gerekir.
Mirasçının mirasın reddi yapması sırasında ayırt etme kabiliyetinde olması da zorunluluktur. Reddi miras yapamayanlar ise aşağıdaki şekilde sıralanabilir:
- Mirasçı sıfatı ile mirasa ret süresi sona ermeden dahil olan kişiler,
- Tereke mallarını gizleyen kişiler,
- Tereke mallarını kendine mal edinenler,
- Murisin işleri yürütülürken gerekli olanın dışında işler yapanlar.
Reddi Miras Nasıl Yapılır?
Türk Medeni Kanunu 609. madde kapsamında yazılı veya sözlü olarak yapılabilen reddi miras işlemlerinde şekil şartı aranmamaktadır. Mirasın reddi yapmak isteyen mirasçı, miras bırakanın son yerleşim yeri Sulh Hukuk Mahkemesi kanalı ile bu işlemleri hukuki olarak gerçekleştirebilir.
Mirasın reddi işlemi kanun yolu dışında yapılamamaktadır. Mirasçı mirası reddetmek istediğinde kayıtsız ve şartsız olarak bunu beyan etmek zorundadır. Fiil ehliyete sahip olmak, ergin kişi olmak da mirasın reddi için geçerli koşullar arasındadır.
Mirasçının mirasın reddi kurumuna başvurması söz konusu olduğunda Sulh Hakimi tarafından bu beyan tescil edilir. Mirasçının tescil işleminden sonra tek taraflı olarak beyandan dönmesi mümkün olmaz. Buna ilaveten mirasçı yanılma, aldatma, korkutma, hile gibi sebeplerle mirası reddetti ise ret işlemi iptaline gidebilir.
Reddi Miras Yapma Yolları
Mirasın reddi için yasal ve atanmış mirasçılar başvurabilir. Bu işlemler iki türlü yapılabilirken miras hükmen reddedilebilir ya da mirasın gerçek reddi şeklinde işlem yapılabilir. Miras mahkeme kanalı dışında başka bir yoldan reddedilemez. Mirasçının zarar görme ihtimali söz konusu ise ve koşullar sağlanmışsa miras reddedilebilir.
Noterden Reddi Miras Nasıl Yapılır?
Mirasın reddedilebilmesi için kanun yoluna başvurulması zorunludur. Yasal ve atanmış mirasçılar için tanınmış bir hak olan reddi miras Sulh Hukuk Mahkemesi kanalı ile yapılabilir.
Noter aracılığı ile mirasın reddi işlemleri yapılamaz. Türk Medeni kanunu 609. Madde uyarınca mirasçı yazılı veya sözlü olarak mahkemeye beyan verdiğinde mirasın reddi yapabilmektedir. Sulh Mahkemesi dışında noter kanalı üzerinden mirasın reddi işlemleri yapılamamaktadır.
Noterden reddi miras işlemi yapılamaz. Bunun yanı sıra noterden mirasçılık işlemlerini yapabilmek için veraset ilamı çıkarılması gerekir. Veraset ilamı ile mirasçılar mirasçılık işlemleri için gerekli olan başvuruları yapar.
Bu belge mirasın reddi işlemleri sırasında mirasçının murisin terekesinde hak sahibi olduğunu göstermeye yarayacağından noter kanalı ile ya da Sulh Hukuk Mahkemesi aracılığı ile temin edilir.
Dava Yolu ile Mirasın Reddi
Mirasın reddi Sulh Hukuk Mahkemesi aracılığı ile yapılabilen bir işlemdir. Türk Medeni Kanunu uyarınca bu konu açıklanır. Kanunun 609. Maddesi kapsamında murisin yerleşim yerindeki Sulh Hukuk Mahkemesi bu konuda yetkilidir.
Yasal veya atanmış mirasçılar koşulsuz ve şartsız olarak mahkemeye mirası reddettiğini beyan ettiğinde bu işlem hakim tarafından tescil edilir. Fiil ehliyete sahip ergin kişiler reddi miras yapabilir.
e-Devlet Kapısı’ndan Reddi Miras Yapılabilir mi?
Mirasın reddi işlemleri Sulh Hukuk Mahkemesi dışında herhangi bir mecradan ya da merciden yapılamamaktadır. Murisin yerleşim yeri Sulh Hukuk Mahkemesi mirasın reddi işlemleri için başvurulması gereken mercidir.
Yasal ve atanmış mirasçıların reddi miras yapma hakkı hukuken kendilerine tanınmıştır. Murisin borç batağında olması durumunda mirasçılar zarar görmemek için reddi miras yapma yolunu tercih edebilir. Bunda etkili olan sebepler ise mirasçıların murisin alacaklarına olduğu gibi borçlarına da ortak olmasıdır.
Miras bırakanın ölümü ile terekesi mirasçılara otomatik olarak intikal eder. Mirasçılar terekeye ortak olduklarında kendi mal varlıkları ile de borçlardan sorumlu olacağından murisin borç batağında olduğu durumlarda mirasçılar terekeye ortak olmak istemediğinde reddi miras yoluna gidebilmektedir.
Reddi Miras Nereden Yapılır?
Mirasçının reddi miras yapması için mahkemeye başvurması zorunludur. Murisin yerleşim yerindeki Sulh Hukuk Mahkemesi dışında reddi miras işlemleri yapılamaz.
Mirasçı mirası reddettiğinde talep etmesi halinde kendisine mirası reddettiği yönünde bir belge verilebilmektedir. Ret beyanı yazılı veya sözlü olarak yapılabilir. Beyanın ardından da mahkemenin özel kütüğüne tescil işlemi gerçekleştirilmektedir.
Mirası reddeden mirasçı bu kararından kural olarak dönememekle beraber işin içinde yanılma, korkutma, aldatma gibi durumlar varsa Borçlar Kanunu madde 23. Ve diğerleri kapsamında yapılan ret işlemine iptal talebi sunulabilir. Bu durumda mirasçı dava yoluna gitmek zorundadır.
Reddi Miras Yetkili Mahkeme
Reddi miras yetkili mahkeme kanalı ile yapılabilen bir işlemdir. Mirasçı mirası reddetmek istediği takdirde hukuk yoluna başvurmak zorundadır. Başka bir mecradan mirasın reddi mümkün değildir.
Yasal ve atanmış mirasçılar koşulsuz ve şartsız olarak mirası reddetmek istediğine dair beyanlarını yazılı veya sözlü olarak Sulh Hukuk Mahkemesine sunmak zorundadır.
Beyan sırasında şekil şartına bakılmadığından mirasçı bu işlemi sözlü olarak yapabileceği gibi yazılı olarak da gerçekleştirebilir. Talep kabul edildiğinde Sulh Hakimi kararı mahkeme kütüğüne tescil eder.
Mirasın reddinde yetkili mahkeme mirasın açılacağı yerin Sulh Hukuk Mahkemesi’dir. Miras reddedildikten sonra bu karardan kural olarak dönülemez. Ret beyanının iptal edilebilmesi için bazı koşullar gerekli olurken dava açılması da zorunludur.
Mirasın Reddi Nasıl İptal Edilir?
Mirasın reddi kural olarak iptal edilemez. Yasal ya da atanmış mirasçı reddi miras yaparsa bundan dönülememekle beraber Borçlar Kanunu 23. madde ve diğer maddeler kapsamında ret işlemi korkutma, aldatma ya da yanıltma tesiri ile yapılmış ise iptal talebi için dava açılması gerekir.
Yargıtay’ın bazı içtihatları incelendiğinde tüm mirasçıların yanı sıra reddeden mirasçının borçlu olduğu kişilerin onay vermesi halinde ret beyanı geri alınabilmektedir.
Türk Borçlar Kanunu 39. Madde kapsamında mirasçı iptal hakkını kullanarak ret beyanını iptal ettirme hakkına sahip olur. Ret beyanı iptal olduğunda ise reddi miras süreci baştan başlar. Bu durumda kendisine tanınan yasal süre içinde mirasçı ret hakkını tekrar kullanabilir.
Mirasçı yasal süresi içinde mirası reddetmediği takdirde kayıtsız şartsız olarak bu hakkı kazanır. TMK 610 bu konuyu ilgilendiren kanun maddesidir. Mirasçı bu süre dolmadan miras işlerine karıştığında mirasın reddinde bulunamaz.
Reddi Miras Dilekçe Örneği
Reddi miras dilekçe örneğinin açık hali aşağıda yer almaktadır.
…….. MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ’NE;
DAVACI :
TC KİMLİK NUMARASI :
ADRES :
VEKİLİ :
(Varsa tarafların kanuni temsilcilerinin)
ADRES :
(Varsa tarafların kanuni temsilcilerinin)
DAVALI :
ADRESİ :
KONU : Mirasın hükmen reddine karar verilmesi talebimizden ibarettir.
AÇIKLAMALAR :
HUKUKİ NEDENLER : TMK ve ilgili diğer mevzuat.
HUKUKİ DELİLLER :
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda izah ettiğimiz nedenlerle, terekenin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddi istemimizin kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini bilvekale talep ederiz. …/ …/ …
EKLER :
Davacı Vekili
Av.
Sonuç
Reddi miras TMK m. 605 – 618’de düzenlenmiştir. Yasal ve atanmış mirasçılar reddi miras kurumuna başvurabilir. Terekenin mirasa batık olması nedeniyle reddi mirasta bulunmak isteyenlerse reddi miras dilekçe örneğini bir üst başlıkta inceleyebilir.
İlgili Konular | İncelemek İçin Tıklayınız
Kaynak:
4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu
Merhaba, Kızımın babası vefat etti. Borca batık olması nedeniyle reddi miras yaparsak şu anda sağ olan dedenin vefatı halinde dedenin mirasından faydalanabilir mi? Teşekkürler
Merhaba Yasemin Yanım. Reddi miras ve sonuçlarına ilişkin sorunuzun yanıtı için hukuk danışmanlığı hizmetimizden faydalanabilirsiniz. İyi günler dileriz.