İşten çıkarılan işçinin hakları İş Kanunu ile güvenceye alınır. İş Hukuku kapsamında işçi ve işveren hakları korunurken çalışma barışının sağlanması için de bu hukuk dalına ihtiyaç vardır. İş Kanunu ile işten çıkarılan işçinin haklarının korunması yönünde tedbirler alınır.
4857 dayılı iş kanunu çalışma yaşamına ilişkin düzenlemeleri ilgilendirir. Düzenlenen kanunların ihlal edilmesi durumunda tarafların hukuk yoluna başvurma hakları bulunur. İşçi hakları arasında yer alan kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin alacakları gibi konular kanunlarla düzenlenir. Bunun yanı sıra işçiler yıllık izin hakları, çalışma koşullarında değişiklik talebi gibi çeşitli konularda haklarını merak eder.
İş hayatı, bireylerin ekonomik ve sosyal yaşamlarında önemli bir yer tutar. Ancak, işten çıkarma gibi zorlayıcı durumlar, hem işçiler hem de işverenler için karmaşık ve duygusal süreçler doğurur. Çalışanların işten çıkarılması, yalnızca maddi kayıplar yaratmakla kalmaz; aynı zamanda ruhsal ve sosyal etkileriyle de bireylerin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilir. Bu nedenle, işten çıkarılan işçilerin haklarının korunması ve bu süreçte yaşanan sorunların ele alınması büyük bir önem taşır.
Çalışma hayatında karşılaşılan haksız işten çıkarma, işçi-işveren ilişkilerinin temel taşlarından birini tehdit eder. İşçiler, çalıştıkları süre boyunca edindikleri hakların korunmasını beklerken, işverenlerin de yasalar çerçevesinde hareket etmesi esastır. Türkiye’de işçi hakları, 4857 sayılı İş Kanunu başta olmak üzere çeşitli yasalarla güvence altına alınmıştır. Bu yasalar, işçilerin işten çıkarılma durumlarında hangi haklara sahip olduklarını belirlerken, işverenlerin de uyması gereken yükümlülükleri düzenler.
Bu makalede, işten çıkarılan işçilerin hakları üzerinde duracak, hukuki çerçeveyi sade bir dille açıklayarak, çalışanların karşılaşabileceği durumları ve bu durumlarda izlenmesi gereken adımları ele alacağız. İşçi haklarının bilinmesi, işten çıkarma sürecinde işçilerin kendilerini koruma yollarını öğrenmeleri açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu bağlamda, işten çıkarılmanın ne anlama geldiğini, hangi hallerde hukuka aykırı sayıldığını ve işçilerin bu süreçte nasıl bir yol haritası izleyebileceğini detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.
İşçinin İşten Çıkarılması ve Kıdem Tazminatı
İşten çıkarılan işçinin hakları arasında kıdem tazminatı konusu da yer alır. İşçi iş yerinde 1 yıl ve daha uzun süredir çalışıyor ise kıdem tazminatı alma hakkı bulunur. Kıdem tazminatı uygulaması çalışılan her yıl için geçerlidir. İş sözleşmesinin sonlandırılmasında işçinin bir kusuru olmaması durumunda kıdem tazminatı alınabilir.
İşverenin iş sözleşmesini haklı bir nedene dayanarak feshetmesi durumunda işçi kıdem tazminatı alamaz. Kıdem tazminatı talep edecek işçi açısından bilinmesi gerekenlerden biri de zamanaşımı süresidir.
İşçi haksız bir nedenle işten çıkarılmış ise ve 1 yıl ve daha uzun süreli çalışması durumunda kıdem tazminatı alabilir. Bu tür bir durumda işçi kıdem tazminatı davası açabilir. Dava zamanaşımı süresine riayet edilmesi gerekirken 5 yıllık dava zamanaşımı aşılmamalıdır.
İşçi Hakları Nelerdir?
İşçi hakları, çalışanların iş yaşamındaki güvenliğini, adaletini ve refahını sağlamak amacıyla yasalarla güvence altına alınan temel ilkeleri içerir. Türkiye’de bu haklar, 4857 sayılı İş Kanunu, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu gibi mevzuatlarla belirlenmiştir. İşçi haklarını detaylı bir şekilde incelemek, hem çalışanların hem de işverenlerin yasal yükümlülüklerini anlamaları açısından önemlidir.
1. Çalışma Süresi ve Dinlenme Hakkı
Çalışma süreleri, işçilerin sağlıklı bir yaşam sürmeleri açısından kritik öneme sahiptir. Türkiye’de genel olarak haftalık çalışma süresi 45 saattir. Bu süre, iş sözleşmesine veya toplu iş sözleşmesine bağlı olarak değişebilir. Ayrıca, işçilerin günlük dinlenme süreleri ve haftalık izin hakları da yasalarla düzenlenmiştir. İşçilerin, günde en az 11 saat dinlenme süresine ve haftada bir gün tatil yapma hakkına sahip olmaları gerekmektedir.
2. Ücret Hakkı
İşçilerin, emeğinin karşılığını alması en temel haklarından biridir. Ücretler, asgari ücret yasaları ve iş sözleşmeleri çerçevesinde belirlenir. İşveren, işçiye sözleşmede belirtilen ücreti zamanında ödemekle yükümlüdür. Ayrıca, işçilerin, yıllık izin kullanmadıkları takdirde izin ücretlerini talep etme hakları da vardır.
3. İş Güvenliği ve Sağlığı
İşverenler, çalışanlarının sağlık ve güvenliğini sağlamak için gerekli önlemleri almak zorundadır. İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, iş yerlerinde risk değerlendirmesi yapılmasını, gerekli eğitimlerin verilmesini ve sağlık gözetimlerinin yapılmasını öngörür. Çalışanlar, güvenli bir çalışma ortamında çalışma hakkına sahiptir.
4. Sendika Kurma ve Üye Olma Hakkı
İşçilerin, ekonomik ve sosyal haklarını koruma amacıyla sendika kurma veya mevcut sendikalara katılma hakkı bulunmaktadır. Sendikalar, çalışanların kolektif gücünü artırarak, işverenlerle müzakerelerde daha güçlü bir pozisyon elde etmelerine yardımcı olur. Sendika üyeliği, işçilerin haklarını savunma konusunda önemli bir araçtır.
5. Eşitlik ve Ayrımcılık Yasağı
İşyerinde cinsiyet, yaş, etnik köken, engellilik durumu gibi nedenlerle ayrımcılık yapılması yasaktır. Tüm çalışanlar, eşit haklara ve fırsatlara sahip olmalıdır. İşverenlerin, işe alım, terfi ve işten çıkarma süreçlerinde eşit muamele yapmaları gerekmektedir.
6. İzin Hakkı
İşçilerin, belirli koşullar altında yıllık ücretli izin, doğum izni, hastalık izni gibi çeşitli izin hakları vardır. Yıllık ücretli izin hakkı, işçinin çalışma süresine bağlı olarak değişir ve işçi bu izni kullanarak dinlenme ve yenilenme fırsatı bulur. Ayrıca, işçilerin hastalık gibi durumlarda işe gelmemek için hastalık izni alma hakları da bulunmaktadır.
7. Haksız Fesih ve İşten Çıkarma Hakkı
İşten çıkarılma süreci, belirli hukuki prosedürlere tabidir. İşverenlerin, işçiyi işten çıkarmadan önce gerekli sebepleri açıklamaları ve işçiyle ilgili yazılı bildirimde bulunmaları gerekir. Haksız yere işten çıkarılan işçiler, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı gibi yasal haklarını talep etme hakkına sahiptir.
8. Çalışma Koşullarının İyileştirilmesi
İşçilerin, çalışma koşullarının iyileştirilmesi için talepte bulunma hakkı vardır. İşverenler, işçi sağlığını korumak ve çalışma ortamını iyileştirmekle yükümlüdür. Bu, işyerinde motivasyonu artırır ve verimliliği yükseltir.
9. Eğitim ve Gelişim Hakkı
Çalışanlar, mesleki eğitim ve gelişim fırsatlarına erişim hakkına sahiptir. İşverenler, çalışanların mesleki becerilerini artırmaları için gerekli eğitimleri sağlamalıdır. Bu, işçilerin kariyerlerini ilerletmeleri açısından önemlidir.
İşten Çıkarma Süreci
İşten çıkarılma, belirli bir prosedür izlemeyi gerektirir. İşverenin, işçiyi işten çıkarma kararı almadan önce, işçiye söz konusu durum hakkında bilgi vermesi ve gerekçeleri açıklaması beklenir. İşten çıkarılan işçilerin, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı gibi ödemeleri alma hakları vardır.
Bu haklar, işçilerin çalışma hayatında karşılaştıkları olumsuz durumlarla başa çıkabilmeleri için kritik bir öneme sahiptir. İşçilerin bu haklarını bilmesi ve gerektiğinde kullanabilmesi, iş yaşamında adaletin sağlanmasına katkı sağlar. Dolayısıyla, hem çalışanlar hem de işverenler için bu hakların anlaşılması ve uygulanması büyük önem taşır.
İşçinin Ücret Hakkı
İşçi ücret hakkı, çalışanın emek karşılığında alması gereken maddi bir değeri ifade eder. Bu hak, iş yaşamının temel taşlarından biridir ve Türkiye’de 4857 sayılı İş Kanunu ile güvence altına alınmıştır. İşçinin ücret hakkı, sadece maddi kazançla sınırlı kalmayıp, aynı zamanda iş yaşamında adaletin sağlanması açısından da son derece önemlidir.
⇒ Ücretin Tanımı
Ücret, işçinin yaptığı iş karşılığında işverenden aldığı maddi karşılıktır. Ücret, iş sözleşmesinde belirlenen tutar üzerinden hesaplanır ve genellikle aylık ya da saatlik olarak ödenir. İşçilerin aldığı ücret, asgari ücretten daha az olamaz.
⇒ Asgari Ücret
Türkiye’de, her yıl belirlenen asgari ücret, çalışanların en düşük düzeyde yaşam standartlarını sürdürebilmeleri amacıyla belirlenir. Asgari ücret, işçilerin sosyal ve ekonomik haklarının korunmasında önemli bir rol oynar. İşverenler, çalışanlarına asgari ücretin altında bir ödeme yapamazlar.
⇒ Ücret Ödeme Süreleri
İşverenler, işçilerin ücretlerini düzenli olarak belirlenen sürelerde ödemekle yükümlüdür. Ücret ödemeleri, genellikle aylık ya da haftalık olarak yapılır ve iş sözleşmesinde belirtilen tarihlerde gerçekleştirilmelidir. İşçilerin, belirlenen sürelerde ücretlerini almamaları durumunda yasal haklarını talep etme hakları bulunmaktadır.
⇒ Ücretin Güncellenmesi
İşçinin aldığı ücret, enflasyon, yaşam standartları ve piyasa koşulları gibi faktörlere bağlı olarak güncellenebilir. İşverenler, iş sözleşmesinde belirtilen koşullara ve yasa hükümlerine uygun olarak ücret artışları yapmalıdır. Yılda bir kez yapılması gereken ücret artışları, genellikle toplu iş sözleşmeleri çerçevesinde de belirlenir.
⇒ Ücret Kesintileri
İşverenler, belirli durumlarda işçilerin ücretlerinden kesinti yapma hakkına sahiptir. Ancak bu kesintilerin, yasal çerçevede ve işçiye önceden bildirilerek yapılması gerekmektedir. Yasal kesintiler arasında sosyal güvenlik primleri, vergi kesintileri gibi zorunlu ödemeler yer alır. Ayrıca, işçilerin rızası olmadan ücret kesintisi yapılması yasaktır.
⇒ İzin Ücretleri
İşçiler, yıllık izin kullanmadıkları takdirde, bu izin sürelerine ait ücretlerini talep etme hakkına sahiptir. Yıllık izin ücreti, işçinin son aldığı maaş üzerinden hesaplanır. İşverenler, işçilerin yıllık izin haklarını kullanmalarını teşvik etmelidir.
⇒ Haksız Ücret Uygulamaları
İşverenin, işçiye ödemesi gereken ücretleri zamanında ve eksiksiz ödememesi, haksız bir durum oluşturur. İşçilerin, haksız yere ücretlerinin ödenmemesi durumunda yasal yollara başvurma hakları vardır. İşçiler, bu durumları iş mahkemelerinde dava edebilir ve hak ettikleri ücretleri talep edebilirler.
İşçilerin ücret haklarının korunması, hem işverenler hem de çalışanlar için büyük önem taşır. İşverenler, yasalar çerçevesinde adil bir ücret politikası uygulamak zorundadır. Ayrıca, işçilerin de bu haklarını bilmesi ve gerektiğinde başvuruda bulunmaları, iş yaşamında adaletin sağlanmasına katkıda bulunur.
Sonuç olarak, işçi ücret hakkı, çalışanın yaşam standardını sürdürmesi, aile geçimini sağlaması ve sosyal güvencesini elde etmesi açısından kritik bir unsurdur. Bu hakların bilinmesi ve korunması, iş yaşamında adil bir düzenin sağlanmasına yardımcı olur.
İşçinin İşten Çıkarılması ve İhbar Tazminatı
İşten çıkarılan işçinin hakları söz konusu ise bunlardan biri de ihbar tazminatıdır. İşçi bir iş yerinde çalışıyorken iş sözleşmesi sonlandırılacaksa işveren tarafından sonlandırma öncesinde işçiye bildirim yapılması zorunludur. Bu bildirim işçinin kıdemine göre belirlenecek sürede yapılır.
Yasal süreye uygun bir şekilde yapılması gereken bu bildirim işçinin mağdur olmasını önleme amacı taşır. İşçiye yapılacak işten çıkarılma bildirimi sayesinde işçinin yeni bir iş araması için kendisine süre tanınmış olur.
İşten çıkarılan işçinin hakları arasında bildirim yapıldığında belirli sürelere göre hareket edildiği görülür. Buna göre işçi iş yerinde 6 aydan az çalışma dönemine sahipse kendisine 2 haftalık bildirim süresi tanınır. Tazminat hesaplanırken de 2 haftalık ücretlendirme yapılır.
6 ay ve 1,5 yıllık çalışma dönemi için bildirim süresi 4 haftadır. Tazminat hesaplaması da 4 haftalık ücretlendirmeye göre yapılmalıdır. 1,5 yıl ile 3 yıl aralığında çalışma süresi olan işçi için bildirim süresi 6 haftadır. İhbar tazminatı tutarı hesaplaması da 6 hafta ile sınırlı olur. 3 yıldan fazla çalışan işçi 8 haftalık bildirim süresine tabi olurken tazminat miktarı da 8 haftalık ücretlendirme ile yapılır.
İşten çıkarılan işçinin hakları arasında yer alan ihbar tazminatı diğer tazminatlardan farklıdır. Bu tazminat iki yönlüdür. İşçinin de kurallara riayet etmediği durumlarda işverene tazminat ödemesi söz konusu olabilir. İşçinin işten ayrılmadan önce işverene ayrılacağını bildirim yapmak sureti ile haber vermesi gerekir.
İşten Çıkarılan İşçi ve Fazla Mesai Alacakları
İşten çıkarılan işçinin hakları arasında fazla mesai alacağı da bulunmaktadır. Fazla mesai olarak adlandırılan durum haftada 45 saatten fazla çalışan işçiler için geçerlidir. İşçi mesai süresi içinde çalışabileceği gibi fazla mesaiye kalmak sureti ile de iş yerinde çalışabilmektedir. Fazla mesai olarak adlandırılacak ücretlendirme işçinin fazladan yaptığı çalışma saatleri dikkate alınarak hesaplanır. İşveren fazla mesai için ödeme yapmadığı takdirde ise tazminat ödemek durumunda kalır.
İşçi açısından önemli haklardan biri olan fazla mesai alacağı işçinin haklı bir nedenle işten çıkarılmış olması durumunda da geçerlidir. İşçi işten çıkarılsa dahi fazla mesai alacağını işverenden talep edebilmektedir. Bunun için açılacak davalarda tanık beyanları önemli bir delil olarak kabul edilir.
İşten Çıkarılan İşçi ve Yıllık İzin Alacağı
İşten çıkarılan işçinin hakları içinde yer alan konulardan biri de yıllık izin alacaklarıdır. İşçinin yıllık izin hakkı bir iş yerinde bir yıldır alışıyor olması durumunda söz konusu olur. Yıllık izin hakkı 1 yıldır çalışıyor olan her işçi için geçerli olan bir haktır ve bu hak paraya çevrilememektedir. İşçi izin hakkını süresi içinde kullanmalıdır.
İşçi haklı bir nedene dayanılarak işten çıkarılmış olsa dahi yıllık izin alacağını talep etme hakkına sahiptir. Bu durumda da işçi alacakları konusunda dava açılmak sureti ile hareket edilir. İşçi işverenden yıllık izin hakkına tekabül eden ücreti alma hakkını dava açma yolu ile elde edebilir.
İşten Çıkarılan İşçinin Maaş ve AGİ Alacakları
İşten çıkarılan işçinin hakları arasında maaşını almamış olması durumunda bunu talep etme hakkı bulunur. İşçi çalıştığı herhangi bir sürede maaşını almamış ise ve haklı bir nedenle işten çıkarılmış olsa dahi alacağını isteme hakkına sahiptir.
Asgari geçim indirimi olarak da bilinen AGİ işçi hakları arasında yer alır. AGİ ödemesi işçiye yapılmak zorunda olan bir ödemedir. Bu ödemenin yapılmaması durumunda işçi dava açmak sureti ile alacağını talep edebilir. Geriye dönük olarak 5 yıllık süre için AGİ alacakları istenebilmektedir.
İşten çıkarılan işçinin hakları söz konusu olduğunda işçi ve işveren arasında yapılan iş sözleşmesi önemli hale gelmektedir. Sözleşme yapılırken belirlenen ücretlere AGİ dahil edilmiş ise bu durumda işçi hak talep edememektedir. AGİ hariç bir ücretlendirme yapılmış ise işçinin AGİ talep etme hakkı bulunacaktır.
İşçinin Psikolojik Tacize (Mobbing) Karşı Korunma Hakkı
Mobbing, iş yerlerinde sıkça karşılaşılan, çalışanların ruhsal sağlığını olumsuz etkileyen bir durumdur. Psikolojik taciz olarak tanımlanan mobbing, bir veya birden fazla kişinin, belirli bir süre boyunca bir çalışana yönelik sürekli psikolojik baskı uygulamasıdır. Bu baskılar, iş performansını düşürme, itibarı zedeleme ve sosyal izolasyon gibi şekillerde kendini gösterebilir. Mobbing, yalnızca bireyin psikolojik sağlığını bozmakla kalmaz, aynı zamanda iş yerindeki verimliliği de olumsuz etkiler.
Türkiye’de mobbing ile mücadele etmek ve çalışanları korumak için çeşitli yasal düzenlemeler mevcuttur. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, işverenlerin çalışanların psikolojik sağlıklarını korumakla yükümlü olduğunu vurgular. Ayrıca, 4857 sayılı İş Kanunu’nda işçilerin haklarının ihlal edilmesi durumunda işverenlerin sorumluluğu belirtilmiştir.
Mobbinge maruz kalan işçilerin korunma hakları arasında psikolojik güvenlik hakkı, başvuru hakkı ve tazminat talep etme hakkı bulunmaktadır. İşçiler, iş yerlerinde psikolojik olarak güvende olma hakkına sahiptir. Ayrıca, mobbing durumunu işverenlerine bildirme ve resmi şikayette bulunma hakları vardır. Mobbing nedeniyle yaşanan maddi veya manevi zararlar için de tazminat talep etme hakkı mevcuttur.
Mobbing ile başa çıkmak için işçiler, durumu belgelemeli, iletişim kurmalı ve gerekiyorsa resmi şikayette bulunmalıdır. Mobbing olaylarını belgelemek, olayların tarihini, yerini ve tanıklarını kaydetmek, ileride yapılacak başvurularda delil niteliği taşıyacaktır. Ayrıca, işverenle açık bir iletişim kurmak, sorunun çözülmesine katkı sağlayabilir. İşverenin durumu dikkate almaması halinde, çalışanlar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na veya iş mahkemelerine başvuruda bulunabilirler.
İşverenler de çalışanlarının psikolojik sağlığını korumakla yükümlüdür. Bu bağlamda, mobbing konusunda eğitimler düzenlemek, şikayet mekanizmaları oluşturmak ve iş ortamındaki ilişkileri izlemek gibi önlemler almalıdırlar. Çalışanların ruhsal sağlığını korumak, sağlıklı bir çalışma ortamının oluşturulmasında kritik bir rol oynar.
Sonuç olarak, mobbing, iş yerlerinde ciddi bir sorun olmasına rağmen, işçilerin bu tür psikolojik tacizlere karşı korunma hakları bulunmaktadır. Çalışanların haklarını bilmesi ve gerektiğinde bu hakları kullanması, iş yaşamında adaletin sağlanmasına ve ruhsal sağlığın korunmasına yardımcı olur.
İşçinin Kişisel Verilerinin Korunması Hakkı
İşçinin kişisel verilerinin korunması hakkı, çalışanların özel bilgilerinin gizliliğinin sağlanmasını ve bu bilgilerin yalnızca belirli amaçlarla, yasal çerçevede işlenmesini garanti altına alan bir haktır. Türkiye’de bu konu, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ile düzenlenmiştir.
İşverenler, çalışanların kişisel verilerini toplarken, işlerken ve saklarken dikkatli olmalı, bu verilerin kötüye kullanılmaması için gerekli önlemleri almalıdır. Kişisel veriler arasında kimlik bilgileri, iletişim bilgileri, sağlık bilgileri gibi veriler yer alır.
İşçilerin, kendi kişisel verilerine erişim, bu verilerin düzeltilmesi ve silinmesi gibi hakları bulunmaktadır. Ayrıca, işçilerin kişisel verilerinin hangi amaçlarla işlendiği konusunda bilgilendirilme hakları da vardır. İşverenlerin, çalışanların verilerini işlerken şeffaf olmaları ve gerekli izinleri almaları, bu hakların korunması açısından önemlidir.
Sonuç olarak, işçinin kişisel verilerinin korunması hakkı, iş yaşamında mahremiyetin sağlanması ve çalışanların güvenliğinin artırılması açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu hak, hem işçi hem de işveren için karşılıklı güvenin tesis edilmesine yardımcı olur.
İşçinin İş Sağlığı Ve Güvenliği Hakkı
İşçinin iş sağlığı ve güvenliği hakkı, çalışanların iş yerlerinde fiziksel ve ruhsal sağlıklarını koruma amacıyla oluşturulmuş temel bir haktır. Türkiye’de bu konu, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile düzenlenmektedir. İş sağlığı ve güvenliği, işçilerin sağlıklı ve güvenli bir ortamda çalışmalarını sağlamayı hedefler.
a) Güvenli Çalışma Ortamı
İşçilerin, çalıştıkları ortamda sağlık ve güvenliklerini tehdit edecek her türlü riske karşı korunma hakkı vardır. İşverenler, iş yerindeki tehlikeleri önceden tespit etmek ve bu tehlikeleri ortadan kaldırmakla yükümlüdür. Güvenli çalışma koşulları, iş yerindeki ekipmanların uygun kullanımı ve düzenli bakımını içerir.
b) Eğitim Hakkı
İşçilere, iş sağlığı ve güvenliği konusunda eğitim verilmesi zorunludur. Bu eğitimler, çalışanların olası tehlikeleri tanımasını, bu tehlikelerle başa çıkma yöntemlerini öğrenmesini ve acil durumlarda nasıl hareket edeceklerini bilmelerini sağlar. Eğitimler, iş yerindeki güvenlik kültürünün oluşturulmasında önemli bir rol oynar.
c) Sağlık Gözetimi
İşçilerin sağlık durumlarının düzenli olarak izlenmesi ve sağlık gözetiminin yapılması gerekmektedir. İşverenler, çalışanların iş sağlığı açısından risk altında olup olmadığını belirlemek için periyodik sağlık muayeneleri düzenlemekle yükümlüdür.
d) İşyeri Hekimi ve Güvenlik Uzmanı
İş sağlığı ve güvenliği uygulamalarının etkin bir şekilde yürütülmesi için iş yerinde işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı bulundurulması zorunludur. Bu uzmanlar, çalışanların sağlık ve güvenliğini sağlamaya yönelik gerekli önlemleri alır ve iş yerinde risk analizi yapar.
e) Çalışanların Hakları
İşçiler, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili haklarını bilmelidir. Bu haklar arasında, güvenli bir çalışma ortamında çalışma, gerekli eğitimleri alma, sağlık gözetimi yaptırma ve iş güvenliği ile ilgili öneri veya şikayetlerini iletme hakkı bulunur. İşçiler, sağlık ve güvenliklerini tehlikeye atan durumlarda iş durdurma hakkına da sahiptir.
f) Sonuç
İşçinin iş sağlığı ve güvenliği hakkı, hem bireysel hem de toplumsal sağlık açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu hakların korunması, çalışanların motivasyonunu artırır, iş verimliliğini yükseltir ve iş kazalarını önler. İşverenlerin, bu haklara saygı göstermesi ve gerekli önlemleri alması, sağlıklı bir çalışma ortamı oluşturulmasında temel bir adımdır.
İşçinin Çalışmaktan Kaçınma Hakkı
İşçinin çalışmaktan kaçınma hakkı, çalışanların, iş yerinde sağlık ve güvenlik açısından ciddi bir tehlike ile karşılaştıklarında iş yapmaktan vazgeçme yetkisini ifade eder. Türkiye’de bu hak, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda düzenlenmiştir.
Bu hak, işçinin, yaşamını veya sağlığını tehdit eden bir durumla karşılaştığında, işverenine bildirimde bulunarak çalışmaktan kaçınabilmesini sağlar. İşçi, böyle bir durumda çalışma ortamındaki tehlikenin ortadan kaldırılmasını talep etme hakkına sahiptir.
Ayrıca, işçinin bu hakkı kullanması durumunda işten çıkarılması veya herhangi bir olumsuzluğa maruz kalması yasaktır. Çalışanlar, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili haklarını bilerek, gerektiğinde bu hakkı kullanarak kendi sağlık ve güvenliklerini koruma altına alabilirler.
İşçinin Eşitlik Hakkı
İşçinin eşitlik hakkı, işyerinde cinsiyet, yaş, etnik köken, engellilik durumu veya diğer ayrımcılık temellerine dayanmaksızın herkesin eşit muamele görmesini garanti altına alır. Türkiye’de bu hak, 4857 sayılı İş Kanunu ve Anayasa’nın ilgili maddeleri ile korunmaktadır.
Eşitlik hakkı, işçilere işe alım, terfi, eğitim, ücret ve çalışma koşulları gibi konularda eşit fırsatlar sunulmasını öngörür. İşverenler, çalışanları arasında ayrım yapmadan adil bir şekilde davranmakla yükümlüdür. Bu, iş yerinde adaletin sağlanması ve çalışanların motivasyonunun artırılması açısından önemlidir.
Eşitlik hakkı ihlal edildiğinde, işçiler, şikayetlerini yasal yollara taşıma hakkına sahiptir. Ayrımcılığa maruz kalan çalışanlar, bu durumu iş mahkemelerine bildirebilir ve gerekli tazminat taleplerinde bulunabilirler. İşverenlerin, çalışanların eşitlik hakkına saygı göstermeleri, sağlıklı bir iş ortamının oluşturulmasına katkı sağlar.
İşçinin Ara Dinlenme Hakkı
Ara dinlenme, işçinin günlük çalışma süresi içinde ihtiyaçlarını giderebilmesi için tanınan bir süreyi ifade eder. Bu dinlenme, çalışma zamanının ortalarında sağlanır ve işin gereklilikleri ile iş yerinin gelenekleri göz önünde bulundurularak düzenlenir.
Türkiye’deki 4857 sayılı İş Kanunu’nun 68. maddesine göre, çalışma süresine bağlı olarak belirli dinlenme süreleri öngörülmüştür. 4 saat veya daha kısa süreli işlerde 15 dakika, 4 saatten fazla ancak 7,5 saate kadar olan işlerde 30 dakika, 7,5 saatten uzun çalışma sürelerinde ise 1 saat ara dinlenmesi verilir. Bu düzenleme, çalışanların fiziksel ve zihinsel sağlıklarını korumak amacıyla getirilmiştir.
Belirtilen dinlenme süreleri, emredici bir nitelik taşır. Yani, bu sürelerle ilgili olarak yapılan sözleşmeler, işçi rıza göstermiş olsa bile geçersizdir. Bu durum, işçilerin haklarının korunmasını ve güvence altına alınmasını amaçlar.
Ayrıca, ara dinlenme süreleri çalışma saatlerinden sayılmadığı için işçinin bu süreler için ücret talep etme hakkı bulunmamaktadır. Ancak, işçiler bu dinlenme zamanlarını diledikleri gibi kullanabilir ve isterlerse ara dinlenmelerini işyeri dışında da geçirebilirler. Bu esneklik, çalışanların dinlenme ihtiyaçlarını karşılamalarına ve iş yerinde daha verimli bir şekilde çalışmalarına katkı sağlar.
İşçinin Fazla Mesai Ücreti Hakkı
İşçinin fazla mesai ücreti hakkı, çalışanın normal çalışma saatlerini aşan sürelerde yaptığı çalışmalar için ek ödeme alma hakkını ifade eder. Türkiye’de bu konu, 4857 sayılı İş Kanunu ile düzenlenmiştir ve çalışanların haklarının korunmasını amaçlar.
Normal çalışma süresi, genellikle haftada 45 saattir. Bu sürenin aşılması durumunda işçiye fazla mesai ücreti ödenmesi gerekmektedir. Fazla mesai, işçinin iş sözleşmesinde veya toplu iş sözleşmesinde belirtilen normal çalışma süresinin üzerinde gerçekleştirilen çalışmaları kapsar.
Fazla mesai ücreti, çalışanın normal saatlik ücretinin en az %50 fazlası olarak hesaplanır. Örneğin, bir işçinin saatlik ücreti 20 TL ise, fazla mesai ücreti 30 TL olacaktır. Ayrıca, resmi tatil günlerinde veya gece saatlerinde yapılan çalışmalar için farklı oranlar uygulanabilir.
Fazla mesai yaptırılması durumunda, işverenin bu durumu önceden bildirmesi ve işçinin rızasını alması önemlidir. İşçi, fazla mesai yapma zorunluluğu olmadığını bilmelidir ve rızası olmadan çalıştırılamaz.
Sonuç olarak, işçinin fazla mesai ücreti hakkı, hem çalışma koşullarının adil bir şekilde düzenlenmesi hem de çalışanların emeğinin karşılığını alması açısından kritik bir öneme sahiptir. İşverenlerin, bu hakka saygı göstermesi, sağlıklı bir çalışma ortamının oluşturulmasına katkı sağlar.
İşçinin İhbar Süresinde İş Arama İzni
4857 sayılı İş Kanunu’nun 27. maddesine göre, fesih bildirim süreleri içinde işveren, işçiye yeni bir iş bulması için gerekli süreyi sağlamak zorundadır. Bu çerçevede, işveren, işçiye günde en az 2 saat iş arama izni vermekle yükümlüdür.
İşçi, bu izinleri birleştirerek toplu olarak da kullanma hakkına sahiptir, böylece daha etkili bir iş arama süreci geçirebilir. İş arama izni sırasında işçinin ücretinde herhangi bir kesinti yapılmaz. Eğer işveren, iş arama izni süresinde işçiyi çalıştırırsa, işçi çalıştığı süre için %100 zamlı ücret talep etme hakkına sahiptir. Bu düzenleme, işçilerin yeni bir iş bulma sürecinde daha rahat bir şekilde hareket etmelerini sağlamayı amaçlar.
İşçinin İzin Hakkı
İşçinin izin hakları, çalışma hayatının önemli bir parçasını oluşturur ve çeşitli şekillerde tanınmaktadır. Bu haklar arasında yıllık ücretli izin, hafta tatili izni, ulusal bayram ve genel tatil günleri, doğum izni ve mazeret izni bulunmaktadır.
İşçinin Haftalık İzin Hakkı
4857 sayılı İş Kanunu’nun 46. maddesi uyarınca, işçilere her hafta kesintisiz en az 24 saat dinlenme hakkı tanınmaktadır. Bu dinlenme süresine “hafta tatili” denir. Çalışılmayan hafta tatili günü için işverence, o günün ücreti tam olarak ödenir.
İşçinin Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkı
Ulusal bayram ve genel tatil günlerinde işçilerin ücretleri tam olarak ödenmektedir. Eğer işçiler, bu özel günlerde çalışmayı tercih ederlerse, çalıştıkları her gün için bir günlük ücretleri ödenir. Bu, çalışanların tatil dönemlerinde de haklarının korunmasını sağlar.
İşçinin Yıllık Ücretli İzin Hakkı
İşçiler, işe başladıkları günden itibaren en az bir yıl çalışmaları şartıyla yıllık ücretli izin hakkı kazanırlar. Deneme süresi de bu hesaba dahildir. Çalışma süresine bağlı olarak yıllık ücretli izin süreleri şu şekildedir:
- 1 yıldan 5 yıla kadar çalışanlar için: 14 gün
- 5 yıldan fazla ama 15 yıldan az çalışanlar için: 20 gün
- 15 yıl ve üzeri çalışanlar için: 26 gün
İşçinin Doğum Sonrası Yarım Çalışma İzni Hakkı
Analık izni sona eren veya 3 yaşından küçük çocuğu evlat edinen işçilere, doğum sayısına göre değişen sürelerle haftalık çalışma süresinin yarısı kadar ücretsiz izin verilir:
- Birinci doğumda: 60 gün
- İkinci doğumda: 120 gün
- Üçüncü ve sonraki doğumlarda: 180 gün
İşçinin Ücretsiz Doğum İzni Hakkı
Kadın işçilere, dilerlerse 16 haftalık analık izninin ardından 6 aya kadar ücretsiz izin hakkı tanınmaktadır. Bu, annelerin çocuklarıyla daha fazla zaman geçirmelerine olanak sağlar.
İşçinin Mazeret İzni Hakkı
İşçiler, dürüstlük kuralı gereği bazı durumlarda mazeretli sayılmalıdır. Aşağıdaki hallerde mazeret izni hakkı bulunmaktadır:
- Evlenme veya evlat edinme durumunda: 3 gün ücretli izin
- Eşin doğum yapması halinde: 5 gün ücretli izin
- En az %70 oranında engelli veya sürekli hastalığı olan çocuğun tedavisinde: Yılda 10 güne kadar ücretli izin
Bu izin hakları, işçilerin hem fiziksel hem de ruhsal sağlıklarını koruyarak, çalışma hayatındaki dengelerini sağlamalarına yardımcı olur. İşverenlerin, bu haklara saygı göstermesi, sağlıklı bir iş ortamı oluşturulması açısından büyük önem taşır.
Kendi İsteğiyle İşten Ayrılan İşçi Haklar Nelerdir?
Kendi isteğiyle işten ayrılan bir işçi, hakları konusunda belirli bir çerçeveye tabi tutulmaktadır. İş Kanunu, işçilerin haklı sebeplerle iş sözleşmelerini derhal feshetme hakkını tanımaktadır. Ancak, bu hakların kullanılmadığı durumlarda işçilerin durumu farklılık göstermektedir.
İşçi, İş Kanunu’nda belirtilen haklı sebeplerin varlığı durumunda, iş sözleşmesini derhal feshetme hakkına sahiptir. Bu gibi durumlarda, işçi kıdem tazminatı gibi haklarını koruyarak işten ayrılabilir. Ancak, haklı bir neden göstermeksizin istifa eden işçinin hakları daralır ve kıdem tazminatı gibi önemli haklarını kaybeder.
Haklı neden olmaksızın kendi isteğiyle işten ayrılan işçinin, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı talep etme imkanı bulunmamaktadır. İşten ayrılma durumu, işverenin kusuruna dayanmıyorsa, işçi genel hükümler çerçevesinde tazminat talep etme hakkına sahip değildir. Bu, işçinin, iş yerinden ayrılma nedenlerinin tamamen kişisel olmasından kaynaklanmaktadır.
Sonuç olarak, işçiler, kendi isteğiyle işten ayrılmadan önce mevcut haklarını ve olası sonuçlarını dikkatlice değerlendirmelidir. Haklı nedenlerin varlığı durumunda tazminat hakları korunabilirken, aksi halde işçi önemli haklarını kaybetme riskiyle karşılaşabilir.
İşçi İşten İbraname ile Çıkarılmışsa Hakları Nelerdir?
İşten çıkarılan işçinin hakları içinde yer alan önemli konulardan biri de ibranamelerdir. İbraname olarak adlandırılan belgeler işçi işten çıkarılırken işveren tarafından alınır. Bu belgede işçinin tüm haklarını aldığına dair beyanı yer almaktadır.
İşveren tarafından imzalatılan bu ibranameye rağmen işçinin almadığı hakları bulunması durumunda somut olay dikkate alınarak dava açılabilir. İşçi işverene karşı işçi alacakları davası açmak sureti ile hukuk yoluna başvurma hakkına da sahiptir.
Sendikal Nedenlere Dayanılarak İşçinin İşten Çıkarılması
İşten çıkarılan işçinin hakları söz konusu ise sendikal nedenlerle işten çıkarılan işçilerden de söz etmek gerekir. İşçi bir sendikaya üye ise ve işveren de işçiye sendikaya üye olduğu için farklı bir yaklaşım sergiliyorsa bu durumda işçi haklarını arayabilir.
İşçinin sendikaya bağlı olduğu için işten çıkarılması ya da ayrımcı bir yaklaşım sergilenmesi durumunda işverene karşı sendikal tazminat ödemek üzere dava açma hakkına sahiptir.
Haksız Nedenle İşten Çıkarılan İşçinin İşe İade Hakkı
İşten çıkarılan işçinin hakları içinde yer alan ve işçinin haksız bir nedenle işten çıkarılması durumunda açılabilecek davalardan biri de işe iade davasıdır. İşçi haksız bir nedenle işten çıkarılmış ise işe iade davası açabilir.
İşçi en az 6 aydır aynı işyerinde alışıyorsa ve iş yerinde en az 30 kişinin çalışıyor olması koşulu ile işe iade davası açılabilmektedir. İşçi haklarının ihlal edilmesi durumunda hukuk yoluna başvurularak dava açılması gerekir. Açılacak davayı ise işinin karşılaştığı haksızlığın niteliği belirler.
Selamın aleyküm değerli avukatım ismim Abdurrahman baltoprak, Çankırı Çerkeş organize sanayi Bölgesinde pir_ inci adında bir fabrika da galvaniz kaplama bölümünde çalışıyorum.mart 2 iş başı,hale devam etmekteyim.çalıştığım bölümde kimyasal var,tuz ruhu,asit,parlatıcı ,nikel kaplama vs .bende göğüs ağrısı başladı,bende haliyle Çankırı devlet hastanesi göğüs hastalıkları uzmanı na gittim ,durumu arz ettim muayene oldum ve astım bronşit başlamış dedi.Raporu verdi, üzerinde astım başlamış,kişinin toz duman kimyasal maddeler içeren bölümde çalışması uygun değil ibaresi var.Bende getirdim iş yerindeki personel müdürüne sundum ,oda bana aynen” Abdurrahman cığım biz bu şartlarda çalışamayız işine son veririz,yada sağlık raporu nu düzelttir sağlam çalışır rapor al dedi,sayın avukatım beni işten çıkaracaklar lütfen bana bir akıl verin teşekkür ederim
Ben tekstilde çalışıyorum yılık iznini kullanmak istedim vermediler ve ben 3 gün gitmedim cikisimi verdiler ne haklarına sahibim bilgi verebilirmusin
Merhaba Nursel Hanım ,
Hakedilmiş yıllık izin süreniz konusunda bilgi olmadığı için tam bir şey söylenemez. 1 yılı aşkın süredir çalışıyorsanız yıllık izin hakkınız varsa bunun için hukuki süreci başlatabilirisiniz. Daha detaylı bilgi almak için bize Whatsapp ya da iletişim sayfamızdan ulaşabilirsiniz.
Merhaba ben yaklaşık 7 yıldır bir işyerinde çalışmaktayım işyeri zaman zaman işçi çıkarıyor ve bu çıkışlar ani bir şekilde daha önceden bilgi verilmeden oluyor kıdem ihbar varsa yıllık izinler vs hesaplanıp çıkarılacak kişiye alacak bilgisi verilip hesabı kesiliyor daha önce çıkan bazı işçilere 4-6 maaş brüt üzerinden ekstra ücret ödenmiş ligi var ama şuan şirket kararı gereği bu verilmiyor deniyor burda işçinin yani bizlerin başına da böyle bir şey geldiğinde ne yapmalıyız nasıl bir yol izlemeli teşekkürler
Merhaba, işçi hakları oldukça kapsamlı bir konudur. Her bir olay özelinde ayrı bir değerlendirme yapmak gerekir. Bu nedenle, sözünü ettiğiniz akıbetin sizin başınıza gelmesi halinde ne tür hukuki imkanlara başvurabileceğinize dair bilgilendirme yapabilmemiz için çeşitli soruların yanıtına ihtiyacımız var. Tüm bu hususların etraflıca değerlendirilmesi için 0(242) 242 1 242 üzerinden irtibata geçebilir; ücreti mukabilinde hukuk danışmanlığı hizmetimizden istifade edebilirsiniz. İyi günler dileriz.
Merhabalar 18.05.2022 tarihinde world guard güvenlik firmasının çalışmaktayım Karaağaç şantiye projesinde 05.07 2023 tarihinde müdürüm beni yanına çağırarak ihbarname vermiştir bana ihbarnamede tarih hatası var ve fotoğrafı elimde ve benaz zorla istifa dilekçesi imzalatıyorlar ne yapmalıyım
Merhaba, zorla istifa ettirildiğinizi kanıtlarsanız iş mahkemesinde dava açabilirsiniz.
Bu konuda ücreti mukabilinde hukuki danışmanlık almak için 0(242) 242 1 242 numaralı hattımızı arayabilirsiniz.
Merhaba.2022 aralık 5 inden beri çalıştığım işyerinin patronu birden çıkışımızı verdi.yaklaşık 11 aydır çalışıyoruz.istifa filan hiçbirşey yazmadık.ne tür haklara sahibiz ve nasıl bir yol izleyebiliriz.8 kişinin ağzıyla yazıyorum.yardımcı olursanız çok seviniriz.teşekkürler
Merhaba, iş akdi haksız yere feshedilmiş ise şartları varsa kıdem, ihbar, ödenmediyse ücret ve fazla çalışma ücret alacaklarınız gibi haklarınızı almak için arabuluculuk yoluna başvurup dava açabilirsiniz.
Bu konuda ücreti mukabilinde hukuki danışmanlık almak için 0(242) 242 1 242 numaralı hattımızı arayabilirsiniz.
Ben yaklaşık olarak 27 aydır gazinoda çalışıyorum.idarenin almış olduğu bir kararda benimle ayrı çalışacaklarını beyan edip beni işten cikartiyorlar.mesajdada hiç bir gerekçe tarafıma yazılmiyor bu durumda ne yapmam gerekli yardımcı olursanız sevinirim
Iyi gunler ben sibel ben 1 sene once isten tazminatsiz birsekilde cikarildim ozamanlar srndika yoktu suan fabrikada sendika var sendikayla iletisime gecsem tazminatimi alabilirmiyim sendikanin boyle bi hakki varmi vereceginiz cevap icin simdidrn tesekkur ederim.
Merhaba, işten 1 yıl önce çıkmış olduğunuz için sendikal haklardan yararlanamayacağınızı düşünüyorum.
Bu konuda ücreti mukabilinde hukuki danışmanlık almak için 0(242) 242 1 242 numaralı hattımızı arayabilirsiniz.
Merhaba, yetkili mahkemede dava açabilirsiniz.
Bu konuda ücreti mukabilinde hukuki danışmanlık almak için 0(242) 242 1 242 numaralı hattımızı arayabilirsiniz.
17 aydan beri çalışan taksi söförüyüm isten çıkartıldim ayrıca hergün calistim halde 4 günlük sigorta yatırılmış napmam gerekir
Dava açabilirsiniz. Bir avukata vekaletname vererek süreci başlatabilirsiniz. Alkan hukuk bürosu olarak hukuki danışmanlık hizmeti vermekteyiz. Dilerseniz whatsapp veya iletişim kısmından tarafımıza ulaşabilirsiniz.
Mrb efendim size bir sorum olacak cevaplarsanız sevinirim yaklaşık 5.5 yıldır çalıştıgım fabrikada 09.08.2023 tarihinde bana ihtarname imzalattrdilar yani işten çikariyoruz diye dogal olarak 8 hafta ihtar surem günde 2 saat iş arama hakki ve 1 ekim ayı maaşı verilecekti 15.08.2023 yani bir hafta sonra bizi işten çikardilar yarın gelmeyin dediler ay sonu gelin tazminat hesaplayalım dediler 1 kafamdaki soru 3 gün işe gitmmessem beni işe gelmiyor diye çikarabilirlermi 2 8 haftalık sürenin maaşını nı vermek zorundalar mı bu arada net maaş ım 22 bin tl bu konuda bir avukat ile mi devam etmeliyim yoksa benim bu haklarımı vermek zorundalar mı şimdiden tsk ederim iyi günler
Merhaba, Bu konuda ücreti mukabilinde hukuki danışmanlık almak için 0(242) 242 1 242 numaralı hattımızı arayabilirsiniz.
10 aydır bi iş yerinde çalışıyorum, iş yeri kapanıyor yıllık izin ücretimi alabilir miyim ve diğer haklarım nelerdir ?
Merhaba, Bu konuda ücreti mukabilinde hukuki danışmanlık almak için 0(242) 242 1 242 numaralı hattımızı arayabilirsiniz.
Merhaba, özel bir firmada 9 aydır çalışıyordum, gecede 14 saat nöbet tuttuğumuz için vede tek çalıştığımız için istirahat durumuda olmadığından zaman zaman uyku durumu oldu ve kulube içindeki kameradan tespit edilerek iş akdim fes edildi.
Fakat hiçbir şekilde ihtar uyarı vs beni bilgi verilmeden nöbetten çıktığımın ertesi günü çıkış verdiler, uyku durumu haklı fesih çerçevesinde olsa dahi ihtar çelme zorunluluğu varmı işverenin, var ise bununla ilgili ne gibi haklarım doğuyor, şimdiden teşekkürler.
Merhaba, özellikle İş Kanunu olmak üzere hukuki düzenlemeler çerçevesinde haklarınızın neler olduğu, hangi haklarınızın ihlale konu edildiği ve tüm bu durumlar sonucunda müracaat edebileceğiniz hukuki imkanları değerlendirmemiz gerekir. Bu hususta ücreti mukabilinde hukuki danışmanlık almak için 0(242) 242 1 242 numaralı hattımızı arayabilirsiniz. İyi günler dileriz.
Merhabalar ben 7 yıldır bi kamu kurumunda güvenlik görevlisi olarak kadrolu çalışmaktayım evli olduğum kişiyle aynı kurumda çalışıyoruz ve boşanma surecindeyiz bu süreçten dolayı yöneticim karşı tarafı tutup savunup beni işten çıkarmak istemektedir.Bu konu ile ilgili lütfen bana yardımcı olur musunuz
Merhaba, Bu konuda ücreti mukabilinde hukuki danışmanlık almak için 0(242) 242 1 242 numaralı hattımızı arayabilirsiniz.
ben 1.5 yıl calışdığım firmadan işler bitti yaback iş kamadı diyerek işden cıraldım 1yılık tazminatımı 1 yıl dolunca almışdım maaşımıda almışdım maaşım 20000 tl idi ben şimdi işden cırma tazminatı alabirmiyim ve nekadar tazminat alacam saygılar
Merhaba, kıdem alacağınızı almışsınız. Şartları varsa ihbar tazminatı alabilirsiniz. Hesaplamayı ihbar tazminatı hesaplama aracımızdan yapabilirsiniz.
Bu konuda ücreti mukabilinde hukuki danışmanlık almak için 0(242) 242 1 242 numaralı hattımızı arayabilirsiniz.
Merhaba işçinin işten çıkarılması durumunda işveren tarafından devlete herhangi bir ücret ödenir mi? Yakında işten çıkacağım ve türlü bahanelerle pirimimi kesmelerinden korkuyorum.
Merhaba, işten çıkarılan işçi için işverenlerin devlete para ödemesi gibi bir uygulama söz konusu değil. İyi günler dileriz.
Merhabalar, annem 7, ,8 yıldır aynı otelde çalışıyor, hep askıya alınıyordu, ama yaklaşık 3 yıldır kadrolu, sağlık nedenlerinden işten çıkmak istiyor hakları ne olur.
Merhaba, İş Kanunu ve ilgili mevzuat kapsamında sunulan haklara – aykırı bir durum söz konusu değilse – sahip olur. Haklar özelinde tek tek değerlendirme yapılmasını dilerseniz ofisimizle iletişim kurabilir ve hukuk danışmanlığı hizmetimizden yararlanabilirsiniz.
Merhaba Ben 10.01.2003 yılından beri firmada personel sorumlusu olarak çalışmaktayım.26.01.20211 yılında emekli oldum fakat 15.01.20212 yılına kadar aynı işimde sgk girişi olmadan çalıştım. 16.01.2026 tarihinde emekli olarak giriş yaptılar 2014 yılından itibarende idari işler sorumlusu olarak hala çalışıyorum.
Belirli haklarımı az çok biliyorum, bur da sormak istediğim. İşi bırakmadan devam ettiğime göre
1 Yıllık izin sürem 20 yerine 26 gün olması lazım.
2 Maaşım yeni giren vasıf sız işçi kadar 24.000 TL alıyorum kendi elimle aldığım sorumlular 40.000 TL. alıyor burada din din ırk ayırımı ilkesine giriyormu.
Merhaba, iş ve sosyal güvenlik hukuku çerçevesinde hukuki danışmanlık hizmetimize müracaat ederek mevcut durumunuz doğrultusunda değerlendirme yapılarak kapsamlı bilgi verilmesini talep edebilirsiniz. İyi günler dileriz.