Mirasın ve Terekenin Tespiti Davası
Terekenin tespiti davası Miras Hukuku’nu ilgilendiren bir konudur. Miras Hukuku ile ilgili olarak bilinmesi gereken tanımlardan biri de terekedir. Tereke miras bırakanın vefatının ardından geride bıraktığı mallarıdır. Miras bırakanın sağlığında edindiği özel hukuk ilişkisini kapsayan her şeydir. Bu tanımdan anlaşılması gerekenler arasında; para, araç, işletme, alacak hakkı, borçlar, gayrimenkuller, maddi mal varlığı değerleri yer alır. Miras bırakanın vefatı durumunda kişiye sıkı sıkıya bağlı olan haklar sona erer.
Terekenin her zaman miras bırakanın sağlığında elde etmiş olduğu mallarla eşit olması gerekmez. Böyle bir durumla karşılaşan mirasçıların terekenin ne olduğunu öğrenebilmesi için dava açması gerekir. Terekenin tespiti davası bu durumlarda açılır. Terekenin tespiti davası şartları hakkında da mirasçıların bilgi sahibi olması önem arz eder. Bu tür davalar açılırken miras bırakanın ölümünün gerçekleşmiş olması gerekir. Vefatın ardından mirasçılar terekenin aktif ve pasif halinin belirlenmesini isteyebilir.
Terekenin Tespiti Davası Açılma Nedenleri
Terekenin tespiti davası açılma nedenleri incelendiğinde iki sebepten dolayı bu tür davaların açılabildiği görülür. Mirasçılar vefat edenin mal varlığının ne kadar olduğunu bilmediğinde bu davayı açabilir. Bazı durumlarda vefat edenin borçlarının da bulunabilmesi nedeni ile mirasçılar mirası kabul ederse bu borçlardan da sorumlu olur. Mirasçıların zarara uğrayabilme ihtimallerine karşı terekenin tespiti davası açılır ve nihai duruma göre hareket edilir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu uyarınca mirasçıların menfaatlerinin korunabilmesi amacıyla terekenin defterinin tutulmasını isteyebilme hakkı mirasçılara tanınan bir haktır. Mirasçılar terekenin tespiti davasını terekenin korunmasını talep etme amacı ile açabilir. Bazı durumlarda mirasçıların mirastan mal kaçırmasını engellemek amacı ile bu neden kullanılarak dava açılabilir. Mirasçılar mahkemeye baş vurduğunda terekenin mühürlenmesini isteyebilir. Ayrıca tereke defterinin tutulmasını da talep edebilirler.
Terekenin Tespiti Davası Sonuçları
Terekenin tespiti davası mirasçıların biri veya hepsinin talebi ile açılabilir. Bu dava açıldığında re’ sen yani kendiliğinden devlet eli ile tereke korunmaya alınır. Bu kararı mahkeme ya da Sulh Hukuk hâkimi alır. Alınan bu önlemler doğrultusunda ise şu işlemler yapılır:
- Terekedeki mal ve haklar kayda alınır.
- Tereke mühürlenir.
- Tereke resmen yönetilir.
- Vasiyetname açılması ile ilgili önlemler uygulanır.
Sıralanan önlemler alınırken bazı giderler ortaya çıkar. Giderlerin karşılanması için başvuran kişi ödeme yapabilir ya da ileride terekeden karşılanmak üzere hareket edilir. Hâkim re’ sen karar verdi ise bu durumda da devlet tarafından giderler karşılanmaktadır.
Terekenin Tespiti Davası Açabilen Kişiler
Terekenin tespiti davası açılırken bu başvuruyu yapma hakkına sahip olan kişiler merak edilir. Bu tür davaları açabilen kişiler mirasçıların her biri olabilir. Her mirasçı terekenin tespiti davası açmaya hak sahibidir. Mirasçılar bu davayı ayrı olarak bireysel başvuru yapmak sureti ile açabileceği gibi birlikte hareket ederek de yapabilir. İşbu dava; miras bırakanın sağlığında elde ettiği mallar ile mirasçılara bıraktıkları arasında fark olduğunun düşünülmesi halinde, terekenin ne olduğunun öğrenilmesi amacı ile açılan bir dava türüdür.
Terekenin Tespiti Davası Görevli Mahkeme
Terekenin tespitinin gerekli olduğunun düşünülmesi durumunda, mirasçılardan birinin veya birlikte hareket etmek sureti ile tümünün açabileceği dava türlerinden biri terekenin tespiti davasıdır. Bu tür davalarda görevli ve yetkili mahkemelere müracaat edilmek sureti ile hareket edilir. Terekenin tespiti davasında görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesi olmaktadır. Terekenin tespiti davaları sonuçlanması için süre bakımından da belirli zamandan söz etmek zordur.
Bunda etkili olan unsurlardan biri de dava açılacak adliyenin iş yoğunluğu ile ilgilidir. Öte yandan, başvuru yapılan mahkemelerin iş yoğunluğuna bağlı olarak da dava sürelerinde uzamalar olabilir. Dava süresinin kısalabilmesi için davacıların iddialarının hukuki dayanaklarının sağlam olması gerekir.
Terekenin Tespiti Davası Yetkili Mahkeme
Terekenin tespiti davası mirasçılardan biri tarafından açılabilir. Bunun yanı sıra tüm mirasçılar birlikte de bu davayı açabilmektedir. Terekenin tespiti davasında görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesi olurken yetkili mahkeme de miras bırakanın son yerleşim yeri mahkemesi olmaktadır. Mirasın ve terekenin tespiti davası ile ilgili olarak zamanaşımı süresi de merak edilenler arasındadır. Kanunda bu tür davalarla ilgili olarak zamanaşımı veya hak düşürücü süre ön görülmemektedir.
Terekenin tespiti davası, davanın açılması ile ilgili olarak hukuki yararın devam ettiği durumlarda ilgili kişilerce her zaman açılabilen bir davadır.
Mirasın ve Terekenin Tespiti Davası Masraflar
Bu tür davalar açılacağı zaman yetkili birimlere başvuru yapılarak hareket edilir. Öncelikle mahkemeye verilmesi gereken dilekçelerin hazırlanması gerekir. Dilekçelerin hazırlanması ve harçların yatırılması işlemleri mahkemeye müracaatın koşulları arasındadır. Harçların yatırılması ile birlikte dilekçenin teslimi dava açılabilmesi için gerekir. Yargılama süreçlerinde mahkemenin talebi doğrultusunda ek olarak bilirkişi raporu gibi belgeler talep edilmesi durumunda da ayrıca avans ödemesine gerek duyulabilir.
Dava sürecinin tamamlanması ile birlikte yapılmış olan masraflar geri ödenir. Bu ödeme davayı açmış olan mirasçıya öncelikli olarak yapılır. Terekenin tespiti davası dilekçesi hazırlanırken hangi mahkemeye hitaben yazıldığı önemlidir. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne yazılması gereken dilekçede talepte bulunanların ismi, dava konusu, açıklamalar, hukuki sebepler, deliller, sonuç ve talep bölümlerinin doldurulması gerekir. Bu tür dilekçeler hazırlanırken hukuki danışmanlık almak önemlidir.
Alanında uzmanlık sahibi bir avukatla çalışmak hak kayıplarının önlenebilmesi açısından gerekli bir yaklaşımdır. Bu sayede kısa sürede davaların neticelenmesi ve mağduriyetlerin önlenebilmesi söz konusu olur.